Kaçak su operasyonlarının azim ve kararlılıkla süreceğini vurgulayan Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, “Kendi soyadımdan dahi olsa suç işleyen bedelini ödeyecek” dedi.

Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, Burdur Belediye Su ve Kanalizasyon İşleri Müdürlüğünce kent merkezinde sürdürülen kaçak su operasyonlarında kararlı olduklarını açıkladı.

“Yakalanan her suçlu bedelini ödeyecek”
Kaçak su kullanan herkesin, suçunun bedelini ödeyeceğini vurgulayan Başkan Ercengiz, “Biz kaçak su kullanımı mücadelesinde kararlıyız. Ekiplerimiz sahada, bu suçu işleyenleri bulacağız.  Burdur’un su kaynağı yok, başka suyumuz yok. Soyadı benimle aynı olan herhangi bir akrabam da dahil olmak üzere bunu kim yaparsa şansı yok, bedelini ödeyecek. Kim olursa olsun, ceza konusunda herkesin şartları eşit, yakalanan her suçlu bedelini ödeyecek” şeklinde konuştu.

“Kayıp ve kaçakların yüzde 50’nin üzerinde olduğunu tespit ettik”
Burdur’un içme suyu sorunu yaşamasında en büyük nedenlerden birinin kaçak su kullanımı ve altyapı kayıpları olduğunu tespit ettiklerini anlatan Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, “Geride kalan 10 yıl içinde biz sıfırdan bir belediye kurmadık. Mevcut yapı üzerinde altyapı ve üst yapı çalışmalarını devam ettirdik. Biz 2014 yılında göreve geldiğimizde su ile ilgili önümüzde iki tane sorun vardı. Birincisi suyun niceliği ikincisi ise niteliğiydi. Niceliği ile ilgili en büyük sorunumuz Senir Kasabasından göl geçişi ile aktarılan suyun boru patlaması nedeniyle kaybolmuş olması ve bu nedenle de bütün dikkatimizi ve yoğunluğumuzu İnsuyu ve Gökpınar havzasına çevirmemiz gerekiyor. Biz, konsantrasyonumuzu oraya döndürdüğümüzde yıllık kayıp-kaçağımızın yüzde 50’inin üzerinde olduğunu tespit ettik. Bu ne demek ürettiğimiz su, tahakkuk ettiğimiz su miktarına oranlandığında, üretilen su miktarının yarısından fazlasını tahakkuk edemediğimizi tespit ettik ve başka bir çalışmayı da başlattık. Neydi bu çalışma, kayıp-kaçaklarımızın büyük bir bölümünün eskiyen şebekemizle ilintili olabileceğini ve bu nedenle yer altı patlak ve çatlaklarından veya tespit edemediğimiz kaçaklar nedeniyle kaybettiğimizi düşündük. İller Bankasına bir içme suyu ve kanalizasyon altyapı projesi hazırlattık. 2018 yılından itibaren bu çalışmalarda şu anda İller Bankasında yatırım bekleyen projeler arasında yer alıyor. İller Bankasının bize kaynak yaratması halinde biz 450 kilometrelik yeraltı şebekemizi komple yenilemeyi de planladık. 2020 yılında başka bir sorun daha ortaya çıktı. Suyun niceliğinin yanı sıra suyun yetersizliğini de görmeye başladık. 2020 yılının yazında önemli bir su krizi yaşadık çünkü içme suyu havzamızda yüzlerce belki 2000’e yakın kaçak sondajla yeraltı suları ile üretilen sulu tarım bizim içme suyu havzamızda çok hızlı bir havza boşalmasına neden oldu. 2014 yılında 50-55 metrelerden su çıkartıyorken, şu anda 200 metrelere ulaştık. Yani çok hızlı bir su kaçışı yaşandı. Şimdi su ile ilgili ihtimaller var. Ya suyu çoğaltacağız ya suyun kayıp-kaçaklarını azaltacağız ya da başka bir kaynağa yöneleceğiz.  Başka bir kaynağa yönelmemiz mümkün değildir” dedi.

 
“Yarın DSİ Genel Müdürlüğünde uzun ve orta vadeli planları görüşeceğiz”
Devlet Su İşleri Genel Müdürü Mehmet Akif Balta başkanlığında yarın başkentte Burdur ve Bucak’ın içme suyu sorunu ile ilgili uzun ve orta vadeli projelerin görüşüleceği bir toplantı yapacaklarını kaydeden Başkan Ali Orkun Ercengiz, “Yarın DSİ Genel Müdürü ile birlikte ilimiz Milletvekilleri, Bucak Belediye Başkanımız, Ben ve ilgili birim müdürlerimiz, bölge müdürleri ile beraber bir toplantı yapacağız. İçme suyumuza yeni kaynak arayışımızla ilgili bir toplantı yapacağız ama bu orta ve uzun vadeli bir plandır. Biz kısa vadede sorunumuzu nasıl çözebiliriz noktasına geldiğimizde Burdur Belediye olarak sonuna kadar üzerimize düşen bütün görevleri yaptık” diye konuştu.

İmar barışı, kaçak su kullanımının önünü açtı
İmar Barışı Yasasının kaçak su kullanımının önünü açtığını ve bu nedenle çok büyük su kayıpları yaşandığını anlatan Başkan Ercengiz, “Şu an da sadece yapabileceğimiz tek şey havzada yeni sondajlar açıp, içme suyu havzamızdan şehir merkezine su taşımaktır. Başka yapabileceğimiz hiçbir şey yok çünkü etrafta başka bir su kaynağı yok. Hal böyle olunca tabi biz yıllardır programladığımız ve değişimini talep ettiğimiz şebeke yenileme çalışması başarılı olmayınca biz şuna yöneldik en azından kayıp ve kaçakların nerede olduğun, eğer gerçekten çok büyük bir yeraltı şebekesi kayıp kaçağı yoksa abone kaçaklarını, abone eksiklerini ya da aboneye ulaşırken bizden kaynaklanan hataların olup olmadığını denetlemek için bir denetim ekibi kurduk. Burada şunun altını çizmek isterim. 2018 yılında bir İmar Barışı getirildi ve bu imar barışı özellikle bizim imar dışı alanlarda yapılan yapılarak, yapı kayıt izin belgesiyle ruhsatlandırıldı. Ruhsatlanan tüm yapılar bizden içme suyu hakkını kazanmış oldu. Şöyle düşünün, koca bir tarla ortasında bir yapı, biz bu yapıya suyu verdik, saati de içerdeki merkezdeki eve taktık ama vatandaş bunu su istimal etti. Nasıl yaptı? Şebekemizden evine gelinceye kadar ki olan bölümden maalesef kaçak su almaya başladı” dedi.

İhbarcı vatandaş ve su kaçakçılığı ekipleri ödüllendirilecek
Burdur Belediye Meclisi kararı ile kaçak su kullananları ihbar eden duyarlı vatandaşlar ve sahada denetim yapan su kaçakçılığı personelinin, Burdur’un suyunu koruduğu için ödüllendirileceğini ifade eden Başkan Ercengiz, “Yaklaşık 1 aydır ekiplerimiz var gücüyle alanda çalışıyorlar. Bir meclis kararı aldık. Geçtiğimiz yıllarda kaçak suyun önlenmesi için kaçak suyun tespit edilmesine katkı veren vatandaşlarımıza kesilen cezanın yüzde 10’unu ödül olarak verme kararı aldık. Bu yıl o karara bir ilave daha yaptık. Bunu tespit eden personel ekibimize de aynı ödüllendirmeyi yapacağımızı söyledik. Geçtiğimiz günlerde Sayıştay’a bir görüş yazısı yazdık eğer Sayıştay’dan olumsuz bir görüş gelmezse, biz bunu tespit eden bütün personelimizi ödüllendireceğiz çünkü yeri geliyor arkadaşlarımız zorla karşılaşıyor. Yeri geliyor vatandaşın defansının yanı sıra personelimize yönelik kesici, delici ve hatta ateşli silahlarla tehdit eden görüntülere rastladık. Şimdi personelim burada canını hiçe sayarak gidip, Burdur’un suyunu korumak için mücadele ederken elbette onların ödüllendirilmesi bence doğrudur. Bu yüzden de bu teklifi yaptık. Bugüne kadar 200’ün üzerinde abone tespit edildi. Tespit edilen 200’ün üzerindeki abonenin bir kısmı içme suyu arıtma tesisinden atığa gidenlerle abone alınmamasıyla ilgiliydi. Bir kısmı binada sayaçsız su kullanımıydı, bir kısmı ise arazide tarımsal maksatlı sulamaydı. Bugün bir şey daha tespit ettik sanayi de dahi şebeke suyunu kaçak kullanan vatandaşlar var. Bunlara izin vermemiz mümkün değildir. Neden mi Burdur’da yaklaşık 40 bin abone var eğer 1000 abone bu işi bu şekilde suistimal ederse bizim istisnasız bize su sağlayan iki tane sondajı kaçağa çalıştırmamız gerek. İki tane sondajın kaçağa çalışması demek yaklaşık yılda sadece elektrik giderleri açısından baktığımızda en az 4 milyon lira bize bir ek yük demektir. Alamadığımız tahsilat, elde edemediğimiz paranın üzerine bir de 4 milyon elektrik parası ödemek demektir. Ben 40 bin aboneden 39 bin namuslu insanın hakkını korumakla mükellefim. O yüzden yaptığımız işin doğru olduğuna inanıyor ve üstüne gitmeye devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.
 
“Su borcunu ödeme alışkanlığı kazanmalıyız”
Sayıştay denetimlerinde Burdur Belediyesine yapılan öneri ve eleştirileri dile getiren Başkan Ercengiz, Burdur halkının su borcunu ödeme alışkanlığı kazanması gerektiğini işaret etti. Burdur Belediyesinde su borcunun ödenmesi için tüm taksit ve kolaylıkların sağlandığını da vurgulayan Başkan Ercengiz, “Bir diğer sorunumuz da şu idi; yıllardır su temel haktır, işte efendim bedelini ödemese de vatandaş sayacı kapatılmaz, su kesilmez gibi bir algı vardı Burdur’da. Biz bunun hukuki dayanağı ve altyapısını araştırdık. Böyle bir şey yok. Vatandaşımız nasıl cep telefonu faturasını, nasıl doğalgaz ve elektrik faturasını ödüyorsa su faturasını da ödeyecek tıpkı hepimizin yaptığı gibi. Kaldı ki su kullanım miktarına bakılıp, oranlandığı zaman en ucuz temel ihtiyaç olduğu ortadadır. Vatandaşımızın bu yaz gününde susuz bırakılmasının çok tarafı değiliz ama yani ortalama bugün 250-300 lira bugünün şartlarında fatura gelen bir ailenin eğer 5 bin liranın üzerinde fatura borcu varsa burada bir suistimal vardır. Vatandaş bunu ödememeyi alışkanlık haline getirmiştir. Biz dünden itibaren su kesmelere de başladık çünkü neden, onun başka bir gerekçesi de var Sayıştay yaptığı denetimlerde bizim vatandaştan alacaklarımızı tahsil etmediğimiz ve tahsil etmediğimiz için önemli bir oranda ekonomik kaybımızın dışarıda olduğunu ve bu nedenle kredi ihtiyacımızın doğduğunu önce alacaklarımızı tahsil etme yönünde bir tavsiye kararı ve eleştirisi var. Biz bugüne kadar idare ettik artık vatandaşımıza ödeme kolaylığı da getiriyoruz. Vatandaşımızda birkaç taksit yapılması için mali hizmetler müdürlüğümüz gereken kolaylığı yerine getiriyor. Vatandaşımız yeterli borcunu ödemeye meyilli olsun. Biz elimizden geleni yapacağız çünkü borç ödenmezse zaten şu anda ürettiğimiz suyun bize maliyetiyle faturalandırdığımız miktarı kıyasladığımız zaman eksideyiz. Sürdürülebilir bir model değildir onun için biz bunu sürdürülebilir hale getirmek zorundayız” açıklamasında bulundu.