CHP Burdur İl Başkanı İzzet Akbulut: “BETONA YAPILAN YATIRIM İŞE YARAMIYOR”
CHP Burdur İl Başkanı İzzet Akbulut, pandemi süreci ile artan ekonomik sıkıntılara dikkat çekti.
Ekonomik krizin yaşandığı Türkiye’nin zor bir süreçten geçerken yaşanan pandemi ile birlikte daha fazla dağıldığını belirten Akbulut, “Beş maskeyi dağıtamadık. Bunların sonucu yönetilemeyen bir ülke. Düşünün ki köylerde yaşayan vatandaşlarımız üretimden vazgeçmiş durumdalar. Orada yaşayan gençlerimiz, şehirlerde asgari ücretle çalışmaya giderek umut arıyorlar. Açlık sınırının 2 bin 500 liraya dayandığı bir zamanda bugün asgari ücret 2 bin 300 lira. Kolay değil ve bunların üzerine gidilmesi gerekiyor.” dedi.
BETONA DEĞİL, ÜRETİME VE TOPRAĞA YATIRIM YAPILMALI
CHP Burdur İl Başkanı İzzet Akbulut, pandemi süreci ile birlikte sorunların derinleştiğini, iktidarın ise, sorunları çözmek yerine farklı gündemleri kamuoyunun önüne getirdiğini belirterek, “Bugün çiftçiye mazot desteği, gübre desteği, tohum desteği konuşulmalıydı. Köyler üretimden vazgeçiyor. Baştan aşağı yanlış tarım politikaları yürütülüyor. Betona değil, üretime ve toprağa yatırım yapılmalı” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi Burdur İl Başkanı İzzet Akbulut, ekonomik dar boğazdaki esnafın pandemi süreci ile birlikte daha zora girdiğini, işsizliğin arttığını, tarımda üretimin azaldığını, gençlerin umudunu yitirdiğini belirterek, iktidarın yanlık politikalarını eleştirdi. 300 bin nüfusu olan Burdur’da vatandaşlarla sürekli iletişim halinde olduğunu dile getiren Akbulut, vatandaşın isteğinin çoğunluklar iş olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Özellikle işsizlik ülkemizde önemli bir sorun. Gün içinde 100 kişiyle görüşüyorsak bunun mutlaka 95’i işsizlikten muzdarip. Elimizden geldiği kadar vatandaşlarımızın iş bulması konusunda yardımcı olmaya çalışıyoruz.” Özelleştirme ve taşeronlaşmanın geldiği son noktanın işsizlik olduğuna dikkat çeken Başkan Akbulut, “Yaklaşık 18 senedir ülkemizi AKP yönetiyor. Özellikle üretimden uzaklaşan politikalarla devletimizin de sahip olduğu tüm kurumları bu süreçte sattılar. Yarını düşünmeden bazı politikalar yürüttüler” dedi.
BEŞ MASKEYİ DAĞITAMADIK
Ekonomik krizin yaşandığı Türkiye’nin zor bir süreçten geçerken yaşanan pandemi ile birlikte daha fazla dağıldığını belirten Başkan Akbulut, “Beş maskeyi dağıtamadık. Bunların sonucu yönetilemeyen bir ülke. Düşünün ki köylerde yaşayan vatandaşlarımız üretimden vazgeçmiş durumdalar. Orada yaşayan gençlerimiz, şehirlerde asgari ücretle çalışmaya giderek umut arıyorlar. Açlık sınırının 2 bin 500 liraya dayandığı bir zamanda bugün asgari ücret 2 bin 300 lira. Kolay değil ve bunların üzerine gidilmesi gerekiyor” dedi. Başkan Akbulut, iktidardaki AKP bu sorunları çözemeyeceğini dile getirdi.
“iKTİDAR 300 BİNLİK NÜFUSLU ŞEHİRE 1 MİLYON YOLCU GARANTİLİ HAVAALANI YAPTI”
Pandemi süreci ile birlikte sorunların derinleştiğine işaret eden Başkan Akbulut, iktidarın sorunları çözmek yerine farklı gündemleri kamuoyunun önüne getirdiğini belirterek, şöyle devam etti: “Şu an da konuşulması gereken ülkenin çok sorunu varken; onlar çoklu baro sistemini gündeme getirdi. Sosyal medyanın kısıtlanmasıyla ilgili konuşuyorlar. Hâlbuki şuan da konuşulması gereken ‘çiftçiye ne kadar destek verebiliriz’ olmalıydı. Mazot desteği, gübre desteği, tohum desteği gibi…”
BETONA YAPILAN YATIRIM İŞE YARAMIYOR
Geçiş garantili havaalanlarını, köprüleri, otoyolları anımsatan Başkan Akbulut, “Çiftçiye mazot desteği vermeyen, gübre desteği vermeyen, elektrik ve tohum desteği vermeyen iktidar; 300 bin nüfuslu kente 1 milyon yolcu garantili havaalanları yaptı. Pandemi sürecinde o havaalanlarının hiçbiri çalışmadı. ama yolcu garantileri o firmalara ödenecek. Bunlar hepimizin cebinden çıkıyor. Mesela İstanbul için konuşacak olursak Sultan Selim Köprüsü ve Osmangazi köprüsüne araç başı 4 dolar gibi bir rakamla çok fazla geçiş ücreti garantisi verdiler. Halbuki biz betona yapılan yatırımın bir işe yaramadığının görülmesini istiyoruz” diye konuştu.
YANLIŞ TARIM POLİTİKALARI YÜRÜTÜLÜYOR
Yatırımın toprağa veya üretime yapılması gerektiğini vurgulayan Başkan Akbulut, “Atatürk dönemine bakalım tüm dünyayı etkileyen 1929 ekonomik buhranında Mustafa Kemal, ülkeyi hemen iç üretime ve iç tüketime teşvik etmiştir. Yerli malı haftaları kutlanmaya başlıyor. Dışarıdan ithal ürün alınmıyor ki günümüzde ülkemizde yetişen ürünler dahi daha pahalı fiyatlarda ithal ediliyor. Arpasından yulafına samanına kadar bu ülke ithal etti. Baştan aşağı yanlış tarım politikaları yürütülüyor. Fakat Atatürk döneminde dışarıya ne veriliyorsa aynı oranda ihraç edilmiş. O dönemleri örnek almamız gerektiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.