Burdur’un Bucak ilçesinde 8 bıçak darbesiyle öldürülen 17 yaşındaki Gizem Canbulut’un ailesi sanığa yapılan iyi hal ve haksız tahrik indirimine itirazda bulunacak.

Canbulut’un 17 Mart 2021’de ilçedeki bir parkta öldürülmesi üzerine olay yerinden kaçtıktan sonra polis ekiplerince yakalanan Eren Y. (20) yargılandığı Burdur Ağır Ceza Mahkemesince dün iyi hal ve haksız tahrik indirimi uygulanarak 20 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ailenin avukatı kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ceza dairesine taşıyacaklarını aktardı.

Mahkemeden ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası beklediğini ifade eden anne Nursel Canbulut (50,) kararın ardından kızının Susuz köydeki al duvak bağlı mezarının başına giderek gözyaşı döktü.

Canbulut, kızının mezarı başında AA muhabirine, ailece üzüntülerinin ikiye katlandığını söyledi.

Kızının 17 yaşında hayattan koparıldığını belirten Canbulut, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası beklerken sanığın aldığı cezayı duyunca ailece yıkıldıklarını dile getirdi.

Canbulut, otopsi raporuna göre, kızının 8 yerinden bıçaklanarak öldürüldüğünü vurgulayarak, “Kızımı ne kadar zor şartlar altında büyüttüm. Besledik büyüttük göz bebeğimiz bir katil tarafından öldürüldü.” dedi.

“Al yazmayı mezar taşına örttük”

Sanığın en ağır cezayı hak ettiğini düşündüğünü dile getiren Canbulut, “Ben ona hep “sarı çiçeğim” derdim. Sarı kuzum, kınalı kuzum diye severdim. Benim kızım çok güzeldi. Sarı kızım artık yok. Genç yaşında toprağın altında yatıyor. Gelip burada mezarlıkta ağlıyorum. Kızım al yazmasıyla mezarlıkta yatıyor. Gelin edemedik al yazmayı mezar taşına örttük. Biz onun gelin olmasını hayal ederdik, toprağa gelin ettik. Ölünceye kadar bu acı benimle kalacak. ” ifadelerini kullandı.

Canbulut, davanın takipçisi olacaklarına, tüm yetkili mercilere itiraz edeceklerine dikkati çekerek, “Bu katilin en ağır cezayı alması için mücadele edeceğim. Cezayı duyunca çok üzüldük, duruşma salonunda yıkıldık. 20 yıl ceza alması bizim için hiçbir şey ifade etmiyor. Sanık şimdi 20 yaşında 40 yaşında çıkacak, 17 yaşında bir Gizem’i, Ayşe’yi, Fatma’yı daha mı öldürecek. Bir yaşında torumum var, onun adı da Gizem Canbulut. O katil çıktığında torunum 20 yaşında olacak. Gelip onu da mı öldürecek. Herkes kendisini benim yerime koysun, herkesin evladı var. Ben bu acıyı yaşadım kimse yaşamasın. Anne yüreği kanıyor, içim yanıyor.” diye konuştu.

“İtiraz edeceğiz, inşallah adalet yerini bulur”

Canbulut, sanığın kızını tasarlayarak öldürdüğünü iddia ederek, şöyle konuştu:

“Olaydan önce arkadaşlarına Gizem’i öldüreceğini söylemiş. ‘Öldürsem ne kadar hapis cezası alırım.’ demiş. Bu ifadeler hep ses kayıtlarında çıktı. Bunlara rağmen 20 yıl ceza aldı. Ben 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası almasını isterdim. Hapisten çıkmamasını istiyorum. Dün geceden beri uykusuzum, babası, ağabeyi perişan oldu. 17 yaşında savunmasız bir çocuktu benim kızım. Gizem’siz hiç iyi değiliz, uykularımı kaybettim, bir saniye aklımdan çıkaramıyorum. Ağlamaktan gözlerim kör oldu, iyi göremez oldum. Bir senede yaşlandık, evlat acısı kolay bir şey değil. İtiraz edeceğiz, inşallah adalet yerini bulur.”

Gizem’in hayalleri olduğunu, liseyi bitirince moda tasarım bölünü okuyacağını, ardından butik mağazası açmayı düşündüğünü vurgulayan Canbulut, kızının hayallerinin hiçbirini gerçekleştiremediğini kaydetti.

Gizem’in dayısı Adnan Apaydın da cezayı yeterli bulmadıklarını, iyi hal indirimi uygulamalarının kadın cinayetlerinin devam etmesine neden olduğunu düşündüğünü ifade etti.

Adalete güvendiklerini, umutlarını kaybetmediklerini belirten Apaydın, “Kızımız canice öldürüldü. Üzüntümüzü tahmin edemezsiniz. Şoke olduk. Kararı bütün üst mahkemelere taşıyacağız.” ifadesini kullandı.

Baba Hasan Canbulut da ağırlaştırılmış müebbet cezası istediklerini, çıkan sonucu hiç beklemediklerine aktararak, “Benim kızım haince katledildi, işkence yapılarak öldürüldü.” dedi.

Öte yandan Gizem Canbulut’un son doğum gününü kutladığı ve yeğeniyle vakit geçirdiği son görüntüleri de ortaya çıktı.