Susuz tarım çalışmaları ile çiftçiye yön veren Öztürk Sarıca, bu yıl ülke ekonomisine katkı sağlayacak ve besin zincirinde yer alan ürünleri de gözettiklerini kaydetti. Dünyada yaşanan ayçicek yağı krizini de önemseyerek, yağlık ayçiceği üretimini denemek istediklerini dile getirdi.

Getirisi yüksek, alternatif susuz tarım ürünü

Ayçiceğinin rakım olarak kente uygun bir ürün olduğunu ve getirisinin çiftçiyi memnun edecek bir susuz tarım ürünü olduğunu belirten Öztürk Sarıca, “Aslında susuz yetişen tarım ürünleri ilgileniyoruz özellikle tıbbi aromatik bitkilerle, bu yıl Akçaköy Köyünde 1000 dekarlık bir alan kiralamıştık. Yaklaşık 250 dekarlık alanın dikimini gerçekleştirdik. Adaçayı, kekik ve lavanta diktik. Kışın uzun sürmesinden dolayı geriye kalan dikimleri gerçekleştiremedik dolayısıyla işlenmiş tarlaların boş kalmaması için bir alternatif ürün arayışına girdik. Bu süreçte de özellikle Denizli ve Afyon tarafında lavanta diken çiftçi arkadaşlarımızla görüştük.

Ayçiçeği yetiştirebileceğimiz konusunda bize bilgi verdiler. Biz de rakım olarak düşündüğümüzde Burdur’da ortamala 800 ile 1200’lü rakımlar arasında bir dağılım var. Denizli ve Afyon’da ayçiçeği yetiştiriciliği yapılan rakımlar da benzer rakımlardır. Yağlık ayçiçeği konusunda tüm dünyada bir sıkıntı olmuştu. Alternatifte ona göre değerlendirmemiz gerekiyordu hem ülke ekonomisine katkı sunması gerekiyordu hem susuz yetişmesi hem de Burdur için, çiftçimiz için model olması gerekiyordu. Bu noktada baktığımızda yağlık ayçiceği uydu. Bir deneme yapalım ve geri kalan alanlarımızın tamamında yağlık ayçiceği dikimi yaptık. Yaklaşık 850 dekarlık alana ayçiceği diktik, yaklaşık 200 dekarlık bir alana da köyden üreticiler ayçiceği diktiler. Toplamda yaklaşık Akçaköy köyünde 1000-1050 dekar bir alanda ayçiceği üretimi gerçekleşti. Farklı iki tohum kullandık. Bunlar kuraklığa dayanıklı ve susuz tarıma uygundur. Şu anda iyi durumdalar, hepsi açmış durumda, çok az bir miktarı gece ekildiği için yeni açılmaya başladı. Bu süreçte bolca ziyaretçi alıyoruz. Ayçiceği fotoğrafı çektirmek isteyen çok fazla insan var. Bu arada Karakent, Lisinia’da yaklaşık 40 dekarlık alanda da ayçiçeği dikimi gerçekleştirdik” dedi.

“800 dekardan 150 ton civarında bir ayçiceği beklentimiz var”

Sarıca, dikilen 800 dekar alandan 150 ton civarında ayçiçek yağı beklediklerini söyledi. Sarıca, “Şu anki görünüm, ayçiceğinin kafa yapısı, boy oranı ve içindeki doluluk oranı tahminlerimizin üzerinde gidiyor çünkü yaklaşık dekarda ortalama 100 kilo civarında bir beklentimiz vardı. Bazı alanlarda dekarda 200 kiloyu geçeceği benziyor ama tabiki bazı alanlada belki 100 kilonun altına düşecek ama ortalama 800 dekardan 150 ton civarında bir ayçiceği beklentimiz var. Yağlık tohumlar konusunda sadece soğuk sıkım yapabiliyoruz. Ondaki ayçiceğinin yaklaşık yüzde 37’ik kısmının yağını alabiliyoruz. Geri kalan kısmını alamıyoruz dolayısıyla daha ziyade rafineri ayçiçek yağı çıkartılıyor. Şu anki soğuk sıkım ayçiçek yağının maliyeti piyasanın çok çok üstündedir. Ortalama 5 kilosu 150 liraya satılırken, soğuk sıkım ayçiçek yağı çıkarttığınızda bunun sadece maliyeti 250 lirayı geçiyor. Piyasa şartlarında rekabet şansımız yok. Ayçicek yağının tamamını alabilen fabrikalar var. Bunun ekonomik değerine tamamen ulaşabilmesi için kendimiz de bir miktar çıkartacağız ama asıl çıkartma işlemini, o fabrikalar yapacak. Türkiye’de çokca ayçiçek yağı fabrikası var. Yağlık ayçiceği susuz tarım için Göller Yöresinde bir model olabilecek durumdadır” ifadelerini kullandı.

“Alternatif ürünleri denemeye devam edeceğiz”

Çiftçiyi kalkındıracak ve ülke ekonomisine katkı sağlacak susuz tarım ürünlerini denemeye devam edeceklerini ifade eden Öztürk Sarıca, “Üretim programımız her zamaki gibi tıbbi aromatik bitkiler, lavanta, kekik ve adaçayı bunun yanında 27-28 tane daha farklı küçük çapta üretimler var ama asıl sürükleyici ürünler bu ürünlerdir. Ayçiceği bu yıl için bir çalışmaydı, bir denemeydi. Zannediyorum, bu ürünü kazandırdık çünkü gelecek yıl çok fazla üretici yağlık ayçiceğini dikecek durumda çünkü getirisi ciddi anlamda fazla zannediyorum farklı ürün modelleri konusunda  önümüzdeki yıllarda benzer çalışmalar, tıbbi aromatik bitkiler konusunda veya diğer ürünler konusunda devam edecek. Eskiden sadece susuz tarım çalışmalarımız ön plandaydı ama şu anda ürünün ekonomik olması ve besin zincirine dahil olarak özellikle gıda konusunda insan tüketimlerini desteklemesi gerekiyor. Buradan sonra yapacağımız çalışmalarda bunu da gözeteceğiz.

Bu yıl ayçiceği olur, gelecek yıl farklı bir tarım ürünü olabilir ama susuz yetişen, bölge ekonomisine katkı sunabilecek ve insanların en azından karnını doyurması noktasında ülkemiz ekonomisine destek olabilecek başka ürünlerle ilgili de farklı bitkileri çalışacağız gibi görünüyor” açıklamalarında bulundu.

Hayal Girişim