Haber Detayı
29 Ocak 2020 - Çarşamba 13:10
 
“En büyük öncelik; yapı güvenliği, binaların sağlamlığı”
“En büyük öncelik; yapı güvenliği, binaların sağlamlığı”
- Haberi
“En büyük öncelik; yapı güvenliği, binaların sağlamlığı”

Ülkemiz ve ilimiz geçtiğimiz Cuma gecesinden 24 Ocak 2020 tarihinden bu yana Elazığ depremini konuşuyor…

Elazığ ve Malatya başta olmak üzere Doğu Anadolu bölgesinde etkili olan deprem, literatürde Doğu Anadolu Fay Hattı (DAF) olarak bilinen kırıkların harekete geçmesi, Türkiye’de ve Burdur’da “deprem gerçeğini” bir kez daha bizlere hatırlattı!

Yine, aslında depremin değil çürük binaların insanların ölümüne sebep olduğuna tanık olduk… Yapı stokunun, binaların sağlamlığının, zemin etüdlerinin, alınacak etkin tedbirlerin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gördük…

Deprem bilinci konusunda başta devlet, kamu otoritesi olmak üzere, yerel yönetimlerden vatandaşa kadar hepimize büyük görevler düşüyor.

Ülkemizdeki her deprem sonrasında, deprem gerçeğini, Burdur’un da birinci derece deprem bölgesinde olduğunu hatırlatıyoruz. 1914 büyük Burdur ve 1971 Burdur depremlerini yaşayan, ‘Burdur – Fethiye Fay Zonu’  içersinde yer alan bu kent, olası bir depreme ne kadar hazır? Burdur merkezdeki binaların, yapı stokunun durumu ne? Depremle ilgili hangi çalışmalar yapılıyor?

İşte; bu sorulara cevap bulabilmek için Yenigün gazetesi Muhabiri M. Fatih Başçı, Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz ile görüştü.

Başkan Ercengiz’in ‘deprem’ açıklamalarında öne çıkan pasajlar şöyle:

“Yapılan tatbikatlarla depreme hazır olunmaya çalışılıyor fakat öncelikle şunu iyi saptamak lazım deprem doğal bir afet ve zamanı, süresi, şiddeti, yıkıcılığı tarafımızdan bilinmiyor. Deprem sadece Türkiye’de var olan bir doğal afet değil Dünyanın bir gerçeği depreme hazırlık nasıl olmalı? Bir kere her şeyden önce yapı güvenliği ile olmalı binanın yapımından içindeki dizaynına varıncaya kadar sonuçta 1. derecede bir deprem bölgesinde yaşıyorsak öncelikle oturduğumuz konutların yapısının sağlam olup olmadığını bilmek gerekiyor. İkincisi bina içerisindeki, kendi evimizin olası bir depremde bizi ne kadar koruduğu binanın içerisin ‘deki malzemelerin kullanılan işçilik malzeme veya kendi gönlümüze göre yaptığımız mobilya sistemi ne kadar sağlam bunlara bakmak gerekiyor. Şöyle söyleyim biz deprem konusunda ne yaptık buradan başlamak lazım bir kere her şeyden önce Burdur da 6 ve üzeri şiddetinde ki depremlere en dayanıksız görüntü içerisinde olan deprem evlerinde 320’nin üzerinde konut stokunu bir dönüşümle Toplu Konut İdaresi ile başlattığımız çalışmayla en azından olası bir depremde en sıkıntılı toplu konutlarından birisi olan deprem evleri konutlarını Bozkurt mahallesinde bir dönüşüme soktuk.  Şu anda orada TOKİ tarafından yapılan, yükselen konutları görüyoruz 650, 700 konutluk bir dönüşüm orada söz konusu bizim üzerinde durduğumuz bir diğer konu 2013 yılında deprem afet riskli alan olarak ilan edilen 3 mahallemizde derhal bakanlık tarafından bir çalışma yapılmasını bekliyoruz çünkü o bölge afet riskli fay zonlarının geçtiği alan olarak belirlendiğine göre orada koruma bandı mı daraltılır ya da nasıl bir işlem yapılır bunun teknik ekibin daha iyi yorumlayarak yapacağı bir sonucu bulmak gerekir. O mahallelerdeki sıkıntının giderilmesi gerekir.

İlimizde olası bir depremle ilgili neler yapılmalı neler yapılabilir bir çalıştay planlıyoruz

Biz deprem gerçeğini bilen bir şehriz 1914’te çok yıkıcı bir deprem yaşamış ardından 1971’de yeniden bir deprem yaşamış şiddetleri eldeki kayıtlarla söyleyelim 7 civarında olan bu depremlerin gerek Yazıköy gerekse 1914 depremine baktığımızda sonuçta biz olası bir depremde 6’nın üzerinde 7,5’un altında da bir depremin Burdur’da olabilme ihtimali çok yüksek. Burdur için beklenen depremler bunlar. Geçenlerde Bozkurt’ta olan depremde bizde deprem gerçeğini yeniden hatırladık  ve şunu gördük ki vatandaşımız bireysel olarak sokağa çıkıp kaçmanın dışında deprem ile ilgili bir hazırlığı yok bununla ilgili bir bilinçlendirme çalışmasının yapılması gerekiyor. Biz ne yapacağız cumartesi günü bunu arkadaşlarımızla konuştuk bugün müdürlerimiz ile bir toplantı yaptık ve ilgili birimlerimiz başta olmak üzere öncelikle potansiyelimizi bir değerlendirelim. Yani biz Allah korusun bugün bölgemizde bir deprem olsa biz ilgili kurum, kuruluşlarla Burdur’un tüm paydaşlarıyla bu depremin ne kadar neresindeyiz. Kendi hazırlığımız ne? Elimizde ki portföy ne? Buna bakmak istiyoruz ardından da hem jeoloji hem de jeofizik uzmanlarıyla Kent merkezinde veya ilimizde olası bir depremle ilgili neler yapılmalı neler yapılabilir bir çalıştay planlıyoruz. Burdur öncelikle ne şiddette bir deprem görebilir? deprem görürse en riskli yerler neresidir? şu anda mevcut risk faktörü en çok nereleri etkiler? Yapı değişimi yapılması gereken Yapı stoğunda müdahale edilmesi gereken bölgeler neresidir? Yani bu gibi başlıklarda iyi bir çalışma yapalım ve bu çalışmanın ardından da Burdur’a bilimsel bir rapor sunalım tabi tüm bunları yaparken de Burdur Belediyesi olarak İmar İşleri olarak yıllardır kaçak yapılaşma ile etkin mücadele verdik ben ve benden önceki Belediye Başkanlarımız, birimimiz, müdürlüğümüz kattı surette kaçak yapılaşmaya izin vermedik vermeyeceğiz de yani bu aslında vatandaşımızı ilk anda üzen, mutsuz eden ya da vatandaşımızın konforunu bozacak bir şeymiş gibi gözükse de aslında her anlamda vatandaşımızın olası afetlerde, afete karşı hazırlıklı olmasını sağlayacak en önemli adım bakın Elazığ depremini seyrediyoruz 6 tane blok yan yana ortadaki blok yıkılıyor kenarlarındaki blokları da hiçbir şey yok yani bunu fay ile açıklayamayız bunu sadece yapının sağlamlığıyla, dayanıklığı ile açıklayabiliriz. Bu nokta da bizim yapmamız gereken kesinlikle düzgün yapıların Burdur’a kazandırılması fay zonu, fay hattı üzerinde kalan yapıların biran evvel bu hattın üzerinden çıkarılması için afet riskli alanlarda çalışmanın yapılması ve 3 mahallemizde bakanlar kurulu kararı ile alınan kararın da hayata geçirilmesini istiyoruz bunun için de çalışacağız.

Ben vatandaşın af beklentisi içerisine sokulmasını istemiyorum

İmar aflarının evet vatandaşımızın ortada olan durumunu bir kereye mahsus karara bağlamak için çıkartılmış bir kanundan birçok vatandaşımız yararlandı burada balkon kapatmadan çatı yükseltmeye varıncaya kadar birçok imar usulsüzlüklerini bir torbanın içinde affettik ama bir o kadar da riski beraberinde aldık yani bu kaçınılmaz. Ben vatandaşın af beklenti içerisine sokulmasını artık bir yerel yönetici sorumluluğunda istemiyorum. Neden hem milli servet’e zarar hem insanımıza zarar çünkü orada oluşacak küçük bir değer fakat olası bir depremde vereceği zarar çok daha büyük. Binanın statiğini bozuyor, insan yaşamını tehdit ediyor, devlete yük getiriyor beraberinde İnşallah bundan sonra bu depremde Elazığ depremi de bize ders olur katti kararlar alınarak imarda kesinlikle toleransımız olmadan Türkiye bir Japonya kadar yıkıcı depremleri görmüyor bir Endonezya bir Malezya kadar büyük depremleri görmüyor yani gördüğümüz depremler, görebilme ihtimalimiz olan depremler 7.30 şiddetine kadar olacağı için bunlar yıkıcı depremler her ne olursa olsun biz tedbirlerimizi bu ölçekte almamız gerekir ve yapılacak işleri de bu düzlemde belirlememiz gerekir bu anlamda da Burdur Belediyesi olarak biz imar işlerimiz olarak olası bir depremde de depreme müdahale edecek İtfaiye Müdürlüğümüz, Fen İşleri Müdürlüğümüz, Su İşleri Müdürlüğümüz ile gerekli çalışmaları yapacağız. Ne olursa ne olur senaryoları üzerinde bize düşenler için gerekli çalışmayı başlatacağız. Allah korusun deprem her an olabilir 1 dakika sonra da olabilir garantisi yok onun için hazırlığı düzgün yapmak gerekir.

Toplanma yerlerimiz belli, bir sıkıntımız yok

Toplanma yerleri imar planımız da belli toplanma yerlerimiz ile ilgili bizim herhangi bir sıkıntımız yok. Revize edile 2012 imar planında saptanmış yerlerimizi şu anda toplanma yeri olarak koruyoruz. Toplanma yeri ile barınma yerlerini birbirinden ayırmak lazım.  Toplanma yeri olası bir deprem sonrasında vatandaşımızın güvenilen bir yerde kısa bir süreyi geçirebileceği yerler. Yani bunlar kapalı alanlar değil bunlar açık alanlar hani bunu karıştırmamak lazım yani buralar açık alanlar vatandaş olası bir depremde o alana gidecek hem kayıplarımızın hem ulaşamadıklarımızın bilgisinin doğru alınması açısından o alanda bulunmak hem de organizasyonu doğru yapabilmek adına o alanlar belirleniyor deprem toplanma alanları olarak o alanlarda bir sıkıntımız yok. Allah korusun başımıza böyle bir şey gelmesin ama vatandaşımız eğer bu bilgiye ulaşmak isterse bizlerden de ulaşabilir ayrıca bildiğim kadarıyla e-devlet üzerinden de toplanma yerlerini öğrenebiliyorlar onları öğrenebilirler toplanma yerleri konusunda Burdur’umuzun bir sıkıntısı yok.

Burdur halkı Elazığ için çok büyük bir teveccüh gösterdi

Biz Cuma günü akşamı Demokrasi Haftası etkinlikleri içerisinde bir konser esnasında depremin olduğunu duyduk 6.8 şiddetindeki depremin yıkıcı bir deprem olduğunu tahmin ettik. Yani bir deprem bölgesinde ilk etapta lazım olacakların çünkü sonuçta Doğu Anadolu Bölgesi’nde bir ilimiz de meydana gelen depremde gece sıcaklıklarının çok düşük olacağını da hesap ederek ve vatandaşımızın evini yerini bırakıp dışarı çıktığını hasarlı olan binalara ve hasarlı olmasa da girmeye korktuğunu düşünerek vatandaşımızın acil ihtiyacı olabilecek ısıtıcı, battaniye, kışlık kıyafet, hazır gıdalar, çocuk maması ve çocuk bezi olabileceğini düşündük bu yönde bir çağrı yaptık Cumartesi sabah sağ olsun Burdur halkı çok büyük teveccüh gösterdi yani elinde evinde ne varsa cebinden parasını harcayarak gidip mağazalardan, dükkânlardan alıp gelip kampanyaya destek verdi. Bizde büyüğüne küçüğüne bakmadan yapılan bu yardımları bir kamyona doldurduk buradan bölgeye hareket ettirdik. Tabi bu arada Elazığ Belediyesi ile irtibata da geçtik. Elazığ’da AFAD teşkilatı ile arkadaşlarımız irtibata geçti. Bir de Cumhurbaşkanımız tarafından duyurulan AFAD merkezine bilgi verildi. Arkadaşlarımız dün itibarıyla malzemeleri teslim ettiler sağ olsun oradaki arkadaşlarımız da bizim arkadaşlarınıza hem ilgi göstermişler hem de bizleri arayarak teşekkür ettiler. Elazığ Belediye Başkanımız, Malatya Belediye Başkanımız, Elazığ Belediye Başkan yardımcımız ile de irtibata geçtik konuştuk. Vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum hayırlarını Allah kabul etsin. Depremde kaybettiğimiz yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum mekânları cennet olsun. Yaralılarımıza da acil şifalar diliyorum. Dün öğlen saatleri itibariyle arama kurtarma çalışmalarına son verildi. Bundan sonra yaraların hızlı sarılma vakti tabi bu yaralar sarılırken de geçmişte yapılan hataları yapmadan bölge ile ilgili yani o bölgenin deprem bölgesi olduğunu göz önünde bulundurarak Sayın Cumhurbaşkanımızın da son dönemde sürekli işaret ettiği gibi dikey mimari değil yatay mimariye önem vererek vatandaşlarımızı güvenli konutlarda yaşamasının sağlanmasını umut ediyorum. Bizde bölgemiz için elimizden gelen gayreti yapmaya devam edeceğiz.”

Kaynak: Editör:
Etiketler: “En, büyük, öncelik;, yapı, güvenliği,, binaların, sağlamlığı”,
Yorumlar
Haber Yazılımı