Rektör Dalgar, Gazetecilerle Buluştu

Rektör Prof. Dr. Hüseyin Dalgar 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısı ile Burdur’daki basın çalışanları ile bir araya geldi. MAKÜ Avşarhan Binası’nda gerçekleştirilen programda 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Gününü kutlayarak başladığı konuşmasında Rektör Dalgar, göreve geldiklerinden bu yana geçen 6 aylık dönemde yapmış oldukları çalışmalardan söz etti.

Rektör Prof. Dr. Hüseyin Dalgar 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısı ile Burdur’daki basın çalışanları ile bir araya geldi. MAKÜ Avşarhan Binası’nda gerçekleştirilen programda 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Gününü kutlayarak başladığı konuşmasında Rektör Dalgar, göreve geldiklerinden bu yana geçen 6 aylık dönemde yapmış oldukları çalışmalardan söz etti.

Basının fikirlerinin önemli olduğunun altını çizen Rektör Dalgar; “Bizim dışa bakan yüzümüz, bizi dışarıya sorumlu olduğumuz topluma çalışmalarımızı aktarmamıza aracılık eden basınımızın bizim ile ilgili fikirleri, bize önerileri, bizim için çok kıymetli. Şehrimizin aktörleriyle bir araya geldiğimiz fikir toplantılarımızın biri de şuan sizlerle birlikte yaptığımız toplantı. Fikirlerinizi önemsiyoruz ve bu nedenle adına fikir toplantıları diyoruz.” Dedi.

Politika Belgesinde öne çıkan 8 ana maddeyi konuşan Rektör Dalgar; “Bunlardan bir tanesi uluslararasılaşmaydı. Bir tanesi akademik performanstı, bölgesel kalkınma, spor zaten bu üniversitenin doğal misyonları. Biz buradan asla geri gitmeyeceğiz. Şu an orada da çok iyi çalışmalarımız var. Hayvancılık alanında yürüttüğümüz çalışmalarda artık önceki dönemde de yapmış olduğumuz çabaların, verilen emeklerin, harcanan kamu kaynaklarının somut çıktılarını almaya başladık. Bunları inşallah sektörle buluşturacağız.” İfadelerini kullandı.

 

“Kendi araştırmalarını kendisi finanse eden bir üniversite olmak istiyoruz” diyen Rektör Dalgar; “Bunu hocalarımızın bilgisini somut bir ürün, ticari ürün olarak toplumun hizmetine sunarak yapacağız. Hocalarımızın özellikle hayvancılık alanında geliştirmiş oldukları ürünler özel sektörlere iş birliği içerisinde ticari ürün olarak piyasaya sunuldu ve çok iyi talep görüyor. Bunların neredeyse tamamı dışa bağımlı olduğumuz ürünler. Bu ürünlerin satışından hem üniversitemiz kazanıyor, hem de ülkemiz kazanıyor. Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesinin çok değerli çalışanları var. Çok değerli akademisyenleri var. Hepsi birbirinden yetenekli. Akademinin, bilim insanlarının topluma karşı sorumluluğu tıpkı sizin mesleğinizde olduğu gibi sokaktaki sıradan vatandaşın sorumluluğundan daha fazla.” Dedi.

 

Birbirimizden Öğreneceğimiz Çok Şey Var

Teknoloji Transfer Ofisi (TTO) hakkında da bilgiler veren Rektör Dalgar; “Türkiye'de çok az üniversitede olan Teknoloji Transfer Ofisimizin bir Anonim Şirketi şeklinde kurumsal yapısı var. Hayvancılık projelerini ticarileştirmek amacıyla kurduk. YÖK’ün özel izni ile kuruluyor. Türkiye'de çok az üniversiteye bu izin verildi ve şu anda geliştirdiğimiz projeleri piyasaya sunma noktasında bu şirketimiz aktif görev alıyor. Teknoloji Transfer Ofisi Koordinatörümüzü Burdur Ticaret Sanayi Odamıza gönüllü danışman olarak atadık ve Ticaret Sanayi Odasının Genel Sekreterliği ile bizim TTO’yu eşleştirdik. Şu anda iş dünyasından bize talepler gelmeye başladı. Bundan çok mutluyuz. Biz buradaki uzmanlığı kamu imkanlarıyla, yetiştirilmiş insan kaynağı ve istihdam edilen bu kadar uzmanın bilgisini ve tecrübesini, yani onların evrensel bilgisini bu topluma aktarmak istiyoruz ve bunun için mekanizmalar üretmek istiyoruz. Aynısını basınla da nasıl yapabiliriz diye kafa yoruyoruz. Üniversitede basın alanında, iletişim alanında çalışan hocalar varsa, siz de bu işin mutfağında, pratiğinde sahasındaysanız birbirimizden öğreneceğimiz çok şey var. Biz size nasıl faydalı olabiliriz? Biz sizin için ne yapabiliriz? Sorusunu bütün sektörlerle bütün paydaşlarımızla bir araya geldiğimizde soruyoruz. Bu anlamda bugün sizinle de bu konuları da konuşmak isteriz.” Şeklinde konuştu.

Uluslararasılaşma Vizyonumuz MAKÜ’yü Çok Başka Bir Yere Taşıyacak

Uluslararasılaşma konusunun önemine de değinin Rektör Dalgar; “Uluslararasılaşma önemli bir konu. Yıllardır üniversitelerde uluslararasılaşma konusu konuşulur. Uluslararasılaşmadan kastımız şu; Dünya üniversitelerini başarı sırasına göre sıralayan renklin kuruluşları var. The Quest, ODTÜ’nün yaptığı URAP gibi kuruluşlar var. Bu kuruluşların sıralamalarında dünyanın en iyi bin Üniversitesi arasına, beş yüz Üniversitesi arasına girdiğiniz zaman bu size ne kazandırıyor? Şu anda biz Mehmet Akif Ersoy Üniversitesinin dünyanın en iyi üniversiteler sıralamasında sıralamayı yapan kuruluşlara başvurularımızı yaptık. Çalışmalarımız devam ediyor. Haziran ayı gibi inşallah açıklanacak. Sırf bu işle uğraşan bir takım oluşturduk. Dünyanın en iyi bin Üniversitesi arasında Haziran ayında yer almak istiyoruz. Bu bize ne sağlayacak? 1-Bütün Burdurluların gurur duyacağı bir Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi olacak. 2- Daha da önemlisi biz Burdur'a 5 bin Uluslararası öğrenci getirmek istiyoruz. Afrika'dan, Ortadoğu'dan, Avrupa'dan uluslararası öğrenci getirmek istiyoruz. Çünkü bizim üniversitemizin fiziki kapasitesi oldukça iyi. Şu an 37 bin öğrencinin üzerine bir de 5 bin uluslararası öğrenci getirdiğiniz zaman buradaki kültürel etkileşim ve şehre katkısı çok büyük olacak. Takdir edersiniz ki, yurt dışından Türkiye’ye eğitim için gelenler Afrika'nın en fakir ülkesinden de gelse, oranın ekonomik durumu iyi olan ailelerin çocukları geliyor. Bunun bir ekonomisi de var. Somali'deki zengin bir ailenin çocuğu diyelim ki Türkiye'de üniversite okumak için tercih yapacağında niye Burdur'a gelsin? Eğer sizin üniversiteniz bu dünya üniversiteler sıralamasında iyi bir yerde ise sizi tercih ediyor. Yoksa siz istediğiniz kadar çaba sarf edin, gelmiyor. Çünkü üniversitenizin uluslararası düzeyde kabul görmesi, bu kuruluşların sıralamasındaki yerinize bağlı. Bu bir realite. İkincisi bir başka husus, uluslararasılaşma. Uluslararası üniversiteler sıralamasında iyi bir yerde olmanın bize bir başka katkısı bizim hocalarımız, hepimiz yurt dışına gidiyoruz. Yurt dışına kongrelere toplantılara gittiğimizde bizim hocalarımızın saygınlığı artacak. Biz dünya üniversiteler sıralamasında 500. sırada bir üniversiteyiz dediğiniz anda sizin oradaki itibarınız o kadar yüksek oluyor ki bunu çok defa tecrübe ettik. Diğer taraftan iyi bir üniversite imajınız oluştuğunda, bu sıralamalarda iyi bir yerde olduğunuzda uluslararası işbirliğinin yolu açılıyor. Sizinle sözleşme imzalamak isteyen üniversite sayısı artıyor. Sizinle ortak proje yapmak isteyen, sizin hocanızla beraber yayın yapmak isteyen akademisyen sayısı talebi ciddi derecede artıyor. Neresinden bakarsak bakalım bu uluslararasılaşma vizyonumuz bu üniversiteyi çok başka bir yere taşıyacak. Bunları yaparken de biz aynı zamanda bakın bu bölgesel kalkınma alanında yürüttüğümüz çalışmalara da çok ciddi katkı sağlıyoruz. Belli projelerde şu anda hayvancılık alanda yürüttüğümüz bazı projelerde özellikle Hollanda gibi bu konudaki iyi ülkelerdeki üniversitelerle işbirliği arayışı içerisindeyiz. Benim hocamın bilgisi çok yeterli olmayabilir. Bizim bünyemizde her ne kadar bin 100 akademisyen olsa da o konuda çalışmış, o konuda odaklanmış bir akademisyen olmayabilir. Ne yapıyoruz biz, sadece MAKÜ’nün insan kaynağını değil, yurt dışından başka üniversitelerdeki insan kaynağını da sistemin içine katıp onları da Burdur'un gelişimine ve kalkınmasına yönelik projelerde çalıştırıyoruz böyle bir modelle. Dün senatodan geçirdiğimiz kararlardan bir tanesi Bilimsel Araştırma Projeleri Biriminde uluslararası iş birlikte projelere destek vereceğiz diye bir yeni bir proje türü yayınladık. Üniversite-sanayi işbirliği çerçevesinde yapılan tezlere diğerlerinden 50 fazla destek vereceğiz. İstiyoruz ki, burada yazılan bir doktora tezi bizim sanayicimizin bir meselesiyle ilgili olsun, beraber yapılsın. Bunu teşvik etmek için bu tez projelerine 50 daha fazla destek kararını dün yayınladık. Uluslararası yayın yapanlara önemli destekleri açıkladık.” Dedi.

MAKÜ’nün İkili Anlaşmaları 59’a Çıkarıldı

Uluslararası öğrenci noktasında da önemli adımlar attıklarını söyleyen Rektör Dalgar; “Üniversitemizin 29 olan ikili anlaşma sayısını 54’e çıkardık. Yani bu konuda da yoğun bir çaba içerisindeyiz. Bizim burada oluşturacağımız dip dalga bu uluslararasılaşma vizyonu, bu üniversitenin bölgesel kalkınma içinde bulunduğu topluma katkısını çok daha yukarı ve nitelikli bir düzeye çekecek.” ifadelerini kullandı.

Öğrenci odaklı çalışmalara da önem verdiklerini aktaran Rektör Dalgar; “Öğrencinin sosyal gelişimi, akademik gelişimi ile ilgili yaptığımız MAKÜ BEST dediğimiz konferanslar serisi çok daha nitelikli düzeyde devam edecek. Bahar aylarında MAKÜ FEST dediğimiz yine bölgenin kültürünü de kapsayan bir etkinlik, öğrencilerin sosyalleşeceği ve sosyal zekalarını destekleyeceğimiz bir etkinlik, şehrin de içinde olduğu bir etkinlik yapıyoruz.” Dedi.

5 Yıldızlı Otel Olan Başka Bir Üniversite Türkiye'de Yok

MAKÜ’nün fiziki yapılanmasından da söz eden Rektör Dalgar; “Fiziki yapılanmayla ilgili Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi belli bir mesafe kaydetti. Ancak artık biz kampüsün daha yaşanabilir bir kampüs haline getirilmesi için bazı adımlar atacağız. Önceden yapılanların hakkını vermek lazım. Biz bunun hakkını nasıl veriyoruz? Bu üniversiteye bir otel yapıldıysa, bu üniversiteye bir stadyum yapıldıysa, bu üniversiteye laboratuvarlar, fakülteler yapıldıysa bize düşen nedir? Bu oluşturulan altyapıyı, verilen bu emeği en iyi şekilde bu üniversitenin gelişimine katkı sağlayacak şekilde kullanmak, değerlendirmek ve bu üniversitenin gelişimini sağlamak. Bizim Lavanta Tepesi Otelimiz Türkiye'de istisna bir projedir. Yani 5 yıldızlı otel olan başka bir üniversite Türkiye'de yok. Bizim aynı zamanda Salda Gölü’nün kenarındaki Meslek Yüksekokulumuzu da okulumuzda da otele çevirdik. Alt katı okul, turizmle ilgili bölümler üst katında öğrenciler uygulama yapıyor. Türkiye de tek örnek uygulamadır. Tam uygulamalı eğitim dediğimiz bir model. Şimdi bu kadar tesis olan bir üniversite o zaman ne yapabiliriz dediğimizde. Amaç sadece burada Burdur'dan işte 65 kişi çalışıyor. Burada bunlara bir istihdam sağlanıyor. Misafirlerimiz geldiği zaman burada konaklatıyoruz. Ötesinde burayı nasıl kullanabiliriz dediğimizde şu anda kongre turizmi seferberliğini başlattık. Akademideki bütün hocalarımıza bir tebligat gönderdik, bir bilgi notu gönderdik. Dedik ki siz gidin katıldığınız kongrelerde yüzlerce ulusal ve uluslararası kongreler yapılıyor. Kongrelerde önümüzdeki yıl bu kongreyi ben Burdur'da yapmak istiyorum diye talip olun. Uçak biletinden transferine kadar bütün organizasyonları üniversite ve otel yönetimi olarak biz yapacağız. Kongre Başkanlığı yapan hocamız sadece akademik içeriğe odaklanacak. Yılda 30 tane kongreyi uluslararası kongreyi Burdur'da yaptığımızı düşünürsek, Burdur'un tanıtımı üniversitenin tanıtımı açısından büyük katkı sağlayacak. Otelimizin bir spor oteli olduğunu anlatma yönünde şu an yoğun bir şekilde arkadaşlar sahadalar, akademisyenleri de işin içine kattık. Sadece otel yönetimi değil, turizm akademisyenlerine ve Spor Fakültesindeki akademisyenleri de işin içine katarak bir model kurguladık, bir koordinatörlük kurduk. Akademisyenlerimizin uzmanlığının da işin içine katarak spor noktasında da inşallah Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi'ni çok daha nitelikli bir noktaya taşıyacağız.” şeklinde konuştu.

Üniversitemizde Bir Akreditasyon Seferberliği Başlattık

Uluslararası akreditasyonla ilgili de açıklama yapan Rektör Dalgar; “Bu konu da çok önemli. Yükseköğretimde önümüzdeki 35 yıl içerisinde akredite olmamış bölümlerin artık öğrenci bulamayacağını öngörüyoruz. O yüzden de üniversitemizde bir akreditasyon seferberliği başlattık. Veteriner Fakültemiz hem ulusal hem uluslararası akreditasyonu almıştı. Eğitim Fakültemiz bu konuda oldukça iyi gidiyor. Şimdi üniversiteyi topyekun YÖK tarafından kurumsal akreditasyon için başvurumuzu yaptık. Değerlendirme ziyaretini tamamladık. Çok iyi geçti inşallah iyi bir netice bekliyoruz. Bütün bunlar hepimizin, bütün Burdurların, bu üniversitenin paydaşı olan bütün Burdurların gurur duyacağı bir üniversite ortaya çıkarmak, bir değer ortaya çıkarmak için bu anlamda sizlerin bugüne kadar bize vermiş olduğunuz destekten dolayı hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bu noktada sizin fonksiyonunuz çok önemli. Tekrar teşekkür ediyorum.” Dedi.

MAKÜ ‘Basın Akademisi’ Açılıyor

MAKÜ bünyesinde açılacak olan ‘Basın Akademisi’nin Şubat ayında başlayacak olduğu bildirildi. Akademi programında; haber yazımı, editoryal beceriler, dijital gazetecilik, medya trendleri, mizanpaj, görselin önemi, diksiyon ve protokol konularında üniversite – sektör buluşmaları gerçekleştirilecek. Program kapsamında, Akademik personeller ile sektör çalışanlarının karşılıklı etkileşimleri ile her iki alanda da kazanımlar elde edilmesi hedeflediklerini belirten Rektör Dalgar tüm basın çalışanlarının 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Gününü kutladı.