MAKÜ’de ‘hayvancılık festivali’ başladı

HAYTEKFEST ile Türkiye Milli Teknoloji Hamlesi kapsamında her geçen gün stratejik önemi artan hayvancılık sektöründe yerli ve milli nitelikli projelerin ortaya çıkarılması ve ortaya çıkarılan bu projelerin hızlı ve etkin bir şekilde hayata geçirilmesi amaçlanıyor.

HAYTEKFEST kapsamında Türkiye’nin her yerinden 101 proje katılım sağlayarak, 101 proje arasından 3 aşamalı bir değerlendirmeyle 37 proje finale kaldı. Bu finale kalan projeler 3 gün boyunca tanıtımlarını yaparak yine alanında uzaman jüri iyeleri tarafından değerlendirmeye alınarak ilk üç proje ödüllendirilecek. Birinciye 100 bin, ikinciye 75 bin, üçüncüye 50 bin TL ödül verilecek olan festivale yoğun bir katılım sağlandı.

Lavanta Tepesi Hotel’de gerçekleştirilen HAYTEKFEST’in açılış programına Vali Vekili Ahmet Mailoğu, Rektör Prof. Dr. Adem Korkmaz, Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Cahit Güran, SDÜ Rektörü Prof. Dr. İlker Çarıkçı, Kırklareli Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Nurettin Aka, Tarım ve Orman Bakanı Danışmanı Çukurova Üniversitesi Öğr. Üyesi Doç. Dr. Sait Muharrem Say, BAKA Genel Sekreteri Volkan Güler, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Durmuş Acar, Prof. Dr. Mehmet Karaca, Prof. Dr. Hüseyin Dalgar, Rektör Danışmanı Prof. DR. Ömer Tekşen, Tarım ve Orman Bakanlığı yetkilileri, Sivil Toplum Kuruluşları Temsilcileri, Siyasi Parti Temsilcileri, Kamu Kurum Müdürleri, Sektör Temsilcileri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan programda TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal’ın zoom üzerinden görüntülü bağlantısı ile devam etti.

“Bu çalışmada büyük bir emek söz konusu”

Açılış konuşmasını gerçekleştiren Mandal şunlara değindi: “HAYTEKFEST kapsamında sürdürülebilir hayvancılık odağında bir araya gelen akademisyenler, genç insan kaynağımız, hayvancılık teknolojileri sektör temsilcileri, kamu ve STK’ların birlikte geliştirmesi çok kıymetlidir. Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi tarafından hayvancılık alanında bölgesel kalkınma odaklı projeler yürütülerek sürdürülebilir hayvancılık için bilim ve teknoloji yaklaşımları arttırılmaktadır. HAYTEKFEST kapsamında finalde yarışacak olan 36 proje hayvan sağlığı teknolojileri ile kümes teknolojileri, nanoteknoloji ve sensör teknolojilerini kapsayan proje örnekleri bulunmaktadır. Hayvancılık teknolojileri odağında birlikte gelişmeye dayalı iş birliği ortak geleceğimiz için kilit öneme sahiptir. Bugün gerçekleştirilen bu çalışmada büyük bir emek söz konusu. Destek olan, emek veren ve katılan herkese çok teşekkür ediyorum.”

Daha sonra program Kurumsal İletişim Uygulama ve Araştırma Merkezi (KİMER) tarafından hazırlanan 2023 tanıtım filminin izlenmesi ile devam etti.

 

Açılış konuşmaları ile devam eden programda daha sonra HAYTEKFEST Düzenleme Kurulu Başkanı Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hüseyin Dalgar bir konuşma gerçekleştirdi. Konuşmasına asrın felaketi olarak adlandırılan depremler ile ilgili başsağlığı dileklerinde bulunarak başlayan Prof. Dr. Hüseyin Dalgar HAYTEKFEST süreci ile ilgili bilgiler aktardı.

“101 proje 3 aşamalı bir değerlendirmeyle sahiplerini bulacak”

Dalgar “Rektörümüzün himayesinde bizlere verdiği güven ve yetki çerçevesinde çalışmaları yürütmeye
gayret ediyoruz. Hayvancılık teknolojileri alanında çalışırken bir yazılım Rektör hocanın da çok hayal ettiği Türkiye’nin bütün hayvanlarının verileri bizim buraya atıp burada analiz edileceği bir yazılım merkezi, bir veri merkezi oluşturmaya çalıştığımızda karşımıza şu çıktı: Biz yazılımı yaptık ama donanımımız bizim olmadığı için veri alamadık. Donanım kimindi? İsrail’indi Hollandalının ve Almanların. Onlardan aldığınız veriler de istediğimiz gibi olmadı. Baktık ki Türkiye’de hayvancılık teknolojisi dediğimizde dışa bağımlı bir sektör bulunuyor. O zaman dedik ki, biz hayvancılık teknolojileri konusuna çalışalım ve bunun sonucunda HAYTEKFEST diye bir fikir ortaya çıktı. Hacettepe Üniversitemizin Mühendislik Fakültesinin ev Kırklareli Üniversitesin de gücünü yanımıza Çalışmalarımıza başladı. Burdur’u hayvancılık teknolojilerinin merkezi yapabilir miyiz? Teknokent’imizi tematik bir Teknokent yapabilir miyiz? gibi düşüncelerle Kalkınma Ajansımızın desteğiyle böyle bir yolculuğa çıktık ve geldiğimiz noktada Türkiye’nin her yerinden startup düzeyinde, yeni girişimci düzeyinde, araştırmacı düzeyinde, öğrenci düzeyinde ve belli büyüklüğe ulaşmış firma düzeyinde 101 proje bize geldi. Bu 101 proje 3 aşamalı bir değerlendirmeyle sahiplerini bulacak. Ödüller için 3 aşamalı bir puanlama yapıldı ve değerlendirme süreci objektif oldu. Düzenleme Kurulu Başkanı olarak ben de hangi projenin kaç puan olduğunu bilmiyorum yani tamamen şeffaf bir süreç yürüttük. Sponsorlarımızın desteğiyle birinci olan projeye 100 bin, ikinciye 75 bin, üçüncüye 50 bin TL bir desteğimiz söz konusu olacak. Sürdürülebilir kalkınma ve sürdürülebilir hayvancılık ana teması altında 9 alt temada bu projeler bize ulaştı. Etkinlik kapsamında proje pazarı yarışması yani finale kalmış 37 projenin yarışması var. Bunlar 3 gün devam edecek. HAYTEKFEST kapsamında sektörün önde gelen kamu özel sektör temsilcilerinin katılımıyla seminerlerimiz var. Emeği geçe herkese teşekkür ediyorum.” Şeklinde konuştu.

“Hangi coğrafyada, hangi girişimcilik odağı üzerinde hareket etmemiz gerektiğini biliyoruz”

Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Volkan Güler ise “Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı olarak eko turizm sektörü tıbbi ve aromatik sektörü, aromatik bitkiler sektörü ve girişimciliğin geliştirilmesini temel odaklı olarak tespit ettik. Özellikle bizim coğrafyamızdaki illerde Burdur ve Isparta başta olmak üzere üniversitelerdeki öğrenci yoğunluğunun en yüksek olduğu illerden bahsediyoruz. Teknokent yerimiz var, sivil toplum kuruluşlarımız var, sadece girişimcilik üzerine çalışan sivil toplum kuruluşlarımız var ve bütün bunlardan müteşekkil ve son yıllarda özellikle çok güçlü bir iş birliğiyle yürüttüğümüz Batı Akdeniz girişimcilik platformumuz mevcut. Yani ekosistem açısından gerçekten önümüzdeki süreçte hep birlikte göreceğiz. Ankara, İstanbul, İzmir zaten girişimcilik anlamında önde gelen kentlerimiz. Ama bir sonraki süreçte yakın bir dönem içerisinde en çok zikredilen bölgelerden bir tanesi de bizim bölgemiz olacaktır. Projenin finansmanını sağlamak üzere geçtiğimiz sene bir girişimcilik ekosisteminin güçlendirilmesine ilişkin bir program ilan ettik. Bu program vasıtası ile 7 tane projeyi destekledik. Projelerimiz tematik, hedeflerimiz var. Biz aslında şu anda önümüzdeki süreç için hangi coğrafyada, hangi girişimcilik odağı üzerinde hareket etmemiz gerektiğini biliyoruz. Böyle bir projenin hayata geçirilmesinde liderlik yapan sayın rektörümüze ve düzenleme kurulundaki tüm üyelerimize tekrar şükranlarımı sunuyorum inşallah hayırlara vesile olan bir projeyi hep birlikte hayata geçirmiş bulunuyoruz.” Dedi.

“Genç nüfusumuzla geleceğe çok olumlu bakmamak için hiçbir neden yok”

Tarım ve Orman Bakanı Danışmanı Çukurova Üniversitesi Öğr. Üyesi Doç. Dr. Sait Muharrem Say ise yaptığı konuşmada şunlara değindi: “Öncelikle bir hakemlik teklifi süreciyle başlayan bu yolculukta burada bulunmaktan sizlere hitap etme şansı yakalamaktan çok mutluyum. Üniversitemizde tarımın dijitalleşmesi noktasında birlikte çalışmalıyız ve buna bir an önce başlamalıyız teklifiyle bu işe bulaşmış birisiyim. Dolayısıyla o günlerden bugünlere baktığımızda ana tema dışa bağımlılığı azaltmak. Hepimiz biliyoruz ve derin kökleri olan bir Anadolu kültürüne sahibiz. Biz tasarrufuyla bilime bakışıyla hiçbir şekilde Avrupa’dan geri kalır yanı olmayan sadece çok sağlam teorik temelleri kurmakta zorlanan bir yapımız var. Bunu aşıp bilimin ışığını takip ederek bu gibi organizasyonların da etkisi ve enerjisiyle Avrupa’nın gıptayla baktığı çok hareketli büyük oranda başarılı iyi yetişmiş genç
nüfusumuzla geleceğe çok olumlu bakmamak için hiçbir neden yok. Burada çaba gösteren herkese çok teşekkür ediyorum burada bulunma şansı verdiğiniz için de tekrar şükranlarımı sunuyorum.”

“Burdur, başta olmak üzere ülke genelinde hayvancılığın geliştirilmesi hedeflenmekte”

Kırklareli Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Nurettin Akar da “Yükseköğretim Kurulu Başkanlığının öncülüğünde Türkiye Büyük Millet meclisi genel kurulunda ülkemiz açısından önem taşıyan tarım ve hayvancılık sektörlerinin geliştirilmesi amacıyla ortak araştırma merkezlerinin kurulmasına ilişkin önemli kararlar alınmıştır. Ortak merkezlerin kurulmasıyla stratejik açıdan önem arz eden sektörlere ait projelerin desteklenmesi için alanında uzman olan üniversiteler güçlerini, bilgilerini ve tecrübelerini ortak bir çatı altında birleştirerek çalışmalar yöneteceklerdir. Bu ortaklık bizim açımızdan çok değerlidir. Bölgesel kalkınma odaklı misyon farklılaşması programı kapsamında hayvancılık alanında ihtisaslaşan Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi koordinatörlüğünde Kırklareli Üniversitesi ve Hacettepe Üniversitesi ortaklığında hayvancılık sektöründe dijital teknolojiler ortak uygulama ve Araştırma Merkezi Yükseköğretim Kurulu tarafından uygun bulunarak kurulmuştur. Kurulan ortak merkezle hayvancılık alanında yapılacak projeler ile çağımızın gelişen teknolojilerini birleştirerek Burdur ili başta olmak üzere ülke genelinde hayvancılığın geliştirilmesini hedeflemektedir.” şeklinde konuştu.

“Projenin ortağı olmaktan mutluluk duyuyoruz”

Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Cahit Güran ise yaptığı konuşmada şunlara değindi: “Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi ile birlikte ortak uygulama araştırma merkezinin paydaşı, hayvancılıkta dijital teknolojiler uygulama araştırma merkezinin bir ortağı bulunmaktan dolayı büyük bir mutluluk duyuyoruz. Böyle bir güzel organizasyonun yapılması çok anlamlı buluyor ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.”

“Genç bir üniversite olmamız bizi bu alanda bu çalışmaları yapma noktasında fırsatlar sundu”

Rektör Prof. Dr. Adem Korkmaz yaptığı konuşmada “Ulusça yaşamış olduğumuz bu büyük felaket büyük şok. Henüz şoku toplumca atlatmış değiliz çünkü travma çok büyük bu sebeple henüz daha bu sürecin içerisindeyiz. Felaketin büyüklüğünü gördüğümüzde arkadaşlarımızla istişare ettik isminin festival olması sebebiyle klasik yaz festivalleriyle karıştırılabilir mi acaba diye de bir kaygı duyduk ancak üniversitenin yürüttüğü HAYTEKFEST yani Hayvancılık Teknolojileri AR-GE ve İnovasyon Festivali olduğu için de hele bilimsel alanda teknoloji AR-GE alanındaki konularda hiç beklemeye zamanımızın olmadığını karar vererek süreci devam ettirme kararı aldık. Biz özün ve içeriğin peşindeyiz bu anlamda bu çalışmanın bugün burada başlatılmış ve Allah’ın izniyle sonuçlandırılacak olması bizim açımızdan çok çok değerli. Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi olarak da biz zaman zaman yeni genç bir üniversite olmanın bize verdiği imkan ve potansiyellerin de birçok alanda yenilikçi çalışmalar ve modeller inşa etme gayretinde olduk. Görev yaptığımız dönem içerisinde klasik üniversite yaklaşımı dediğimiz AR-GE bilimsel çalışmalar ve eğitim öğretim gibi dar bir genel klasik dünya üniversite yaklaşımı içerisinde. Ancak dünyada yeni üniversite modelleri tartışılıyor, yani girişimci üniversite modelleri, ihtisaslaşma üniversite modelleri, bölgesel yönelimi sağlayan üniversite modelleri gibi bizim genç bir üniversite olmamız bizi bu alanda bu çalışmaları yapma noktasında fırsatlar sundu ve biz de bu anlamda mevcut mevzuatlar çerçevesinde bir takım modeli arayışlarını da ve bu modellerin belli çerçevede içini doldurarak somut çıktılar ve sonuçları elde etmeye çalıştık. Yani esas mesele günümüzde bilginin üretilmesi dünyada ülkelerin gelişmişlik sıralamalarına baktığımızda bilgi üretimi bile geliyor, ama yetmiyor bilgiyi tek başına üretmeniz üretmiş olmanız yetmiyor. Bunu teknolojiye dönüştürmeniz gerekiyor. Piyasa devreye giriyor. Yani günümüzün ekonomik modellemeler içerisinde bu süreçte “üniversiteler ne yapabilir?” sorusu işte biz bir araştırmayı yaptık teknolojiyi bilgiyi ürettik, bunu da raporlama noktasında kalabiliyor. İşte Sanayi Bakanlığımızın kalkınma ajansımızın ve ülkedeki birçok kamu kuruluşumuzun girişimciliği teşvik etmek için üzerine yaptığı çalışmalarla gidiyor. Biz de burada
bir bölgesel yaklaşım içerisinde birtakım çalışmaları da hayata geçirdik. Bazı çalışmaları patent ekleme ve klasik AR-GE modellemesi içerisinde sonuçlandırdık, sonuçlandırmaya devam ediyoruz. Bu konuda odaklanmayı sürdürüyoruz. Bazı çalışmalarımızda ortak girişimler kurarak sektörle alanında ihtisas noktasında uzmanlaşmış şirketlerle ortak girişim grupları kurarak ticarileşme noktasında çalışmalar yürüttük. Bazı konuları da kendi ürettiğimiz ilginin piyasalar olarak hizmete dönüştürülmesi noktasında da yaklaşımlarımız oldu. Bunlardan bir tanesi bu yıl Tarım Bakanlığımızın yatırım programına da girmiş olan süt işletmelerinin hayvancılık sektöründeki işletmelerinin kalite odaklı desteklenmesi pilot projesi. Burdur pilot il seçildi. Bu bizim yaklaşık 3 yıldır üzerinde çalıştığımız hayvancılık işletmelerinin akreditasyon ve belgelendirilmesi sürecinde belgelendirme merkezimiz Türk Akreditasyon Kurumu tarafından akredite edilmesi program sahibi kurul olması, kurduğumuz Teknoloji Transfer Ofisi Anonim Şirketinin de aynı akreditasyonu geçtikten sonra Bakanlığımızla ortak bir çalışma noktasına geldik. Bakanlığımıza sunduk Proje Bakanlığın bu yıl yatırım programına alındı. Çok projeler yapıyoruz, kurumlarımız inanılmaz AR-GE hizmet odaklı çalışmalar yapıyor. Üniversitelerle kamu kurumu ve kuruluşlarının aktif iş birliği yaparak güçlerini birleştirerek doğrudan bir probleme odaklanması noktasında bu da bizim yürüttüğümüz ihtisaslaşma projesinin esasında üniversite dışına taşmış sektöre niteliksel bir katkı verecek. Bu yıl Tarım İl Müdürlüğümüzle geçtiğimiz hafta toplantı yaptık. Yakın zamanda çağrısına çıkıyoruz. İl Müdürlüğümüz çağrı yapacak biz üniversite olarak da bunun saha operasyonlarını yapacağız. İşletmelerimizi 150’e yakın parametre üzerinden A-B-C-D ve aday dediğimiz 4 kategoride sınırlandırıyoruz. A-B-C-D adaydan özellikle B-C-D aday işletmelerimizin bir üst kaliteye ulaşması için neler ihtiyaçları var, insan kaynağı ve teknik donanım organizasyon yazılım gibi her noktada bu işletmelerimizin kalitesini arttırmak gerekiyor. Çünkü iktisadi istatistikler Türkiye’nin canlı hayvan varlığı büyükbaş ve küçükbaş hayvan varlığı, gerek et, gerek süt ihtiyacımızı fazlasıyla karşılayacak rakamlarda zaman zaman et- süt gibi fiyat ve üretim tarzı sorunları yaşıyoruz. Her üniversite esasında kendi güçlü olduğu alanlarda bu gibi projelerin bilgisini denemesini, kalibrasyonunu yapıp ilgili kamu kurum kuruluşları ve sektörle aktif iş birliği içerisinde hizmete dönüştürecek somut modellemeleri üretmemiz gerekiyor. Mevcut yapının içerisinde bunlar yapılıyor mu? yapılıyor ama çok daha hızlı gitmemiz lazım. Kamu kuruluşları politika tasarımcıları ve uygulayıcıları politikaların tasarımına üniversitelerin vereceği katkılar çok çok önemli ve Bakanlığımızın kendi AR-GE birimleri var. Ama üniversiteler burada çok daha güçlü. Üniversitelerin çok daha az pozisyon avantajları var. Bu vesileyle ben bu Hayvancılık Teknolojileri AR-GE ve İnovasyon Festivalimizin bu yaklaşımın bir yansıması olarak amaca hizmet edeceğini düşünüyorum.”

Rektör Korkmaz’ın konuşmasından sonra Burdur Vali Vekili Ahmet Mailoğlu da bir konuşma yaparak, yaşanmış olan depremlerde yaşanılan sıkıntıları bizzat gidip yerinde gördüğünü, ülke olarak yardımsever bir ülke olduğumuzu, fakat unu yaparken koordinasyonun çok önemli olduğunu vurguladı. Hatay’ın Defne ilçesinde görevde olan Burdur Valisi Ali Arslantaş’ın da selamlarını ileten Mailoğlu, festivalin ilimize, bölgemize ve tüm ülkeye hayırlar getirmesini diler.

Açılış programının ardından festival kapsamında stant açan firmaların stantları gezildi. Daha sonra BAKA Teknokent binasında bulunan Hayvancılık Teknolojileri Kuluçka Merkezinin açılışı gerçekleştirildi.

Program oturum sunumları ile devam etti.